1) çok iri, büyük: 'Yemek yemek için kıyı kumsalına çıkmış, orada ona yumruk kadar bir örümcek musallat olmuştu.' -Halikarnas Balıkçısı. 2) küçücük: 'Yumruk kadar çocukcağızı tek başına trene oturtamaz ya...' -R. H. Karay.
Türü : Deyim
Kaynak : TDK - Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü
İçinde "yumruk" kelimesi Geçen Atasözleri ve Deyimler
Boğazına Bir Yumruk Tıkanmak (gelip Oturmak) Deyim
Kavgada Yumruk Sayılmaz Atasözü
Yumruk Atmak (indirmek) Deyim
Yumruk Gibi Deyim
Yumruk Göstermek Deyim
Yumruk Yumruğa Gelmek Deyim